Merhaba sayın okuyucu !

Bugün sizler için değil, kendim için burdayım. Hatta mümkünse siz de benim için burda olun. Bugün herkes, her şey benim için çalışsın. Dünya benim için dönsün. Çiçekler benim için açsın, koyunlar benim için melesin. Hatta ve hatta, tüm kozmetik firmaları bana bedava ürün göndersin. Hem de hepsiiiiiiiii !!!

Şaka la şaka. Hahahahaaa .. :D

Paniğe gerek yok, sadece ben doğdum. :D

Evet, 25 oldum. Bu yıl değil de, bundan sonrası benim için korkutucu. Nedendir bilmiyorum, 26-27-28 yaşları beni korkutuyor. 30 sonrasını tahmin bile edemiyorum. :)

Her yaşın ayrı bir güzelliği var derler, bunu şimdiye kadar çok fark edebildiğimi söyleyemem. Ama umarım bundan sonra her yaşım ayrı bir keyif verir bana. :)

Hadi o zaman, pastam hazırsa mumları üfleyeyim. :)


Tek dileğim var, o da insanların kalplerinin yumuşaması. Artık herkes o kadar nefret ve kin dolu ki, yaşamak istemiyor insan. Rabbim herkesin kalbine merhamet versin. İşte o zaman dünyada kötülük kalmaz. 

Hadi o zaman üffffffffffffffffffffff !!! :D

İyi ki ben doğdum ama, iyi ki sizler varsınız.
Hep de var olun. Sizi seviyorum. :)
Merhaba sayın okuyucu !
Son zamanlarda moda olan ve iyiki de moda oldu dedirten, baktıkça içimizi açan, yüzümüzü güldüren, enerjimize enerji katan kanvas tablo modelleri ile göz kamaştıran bir marka, tabloda.com , bizlere capcanlı, rengarenk, her zevke ve kişiliğe uygun tablo seçenekleri sunuyor !
İster evinize, ister ofisinize, ister toplantı odalarınıza, isterseniz de şık ve zevkli bir hediye seçeneği olarak, bu güzel tabloları tercih edebilirsiniz.
İşte benim en beğendiğim tablolardan birkaçı ;
Curve People Tablo
Renkli Motosiklet Tablo
Rainy Love Tablo
Playing Woman Tablo
Seçmek o kadar zor ki :)
Siz en iyisi, http://tabloda.com buradan bakın :)
Tabloda.com, online alışveriş fırsatının yanı sıra, 50 TL üzeri siparişe kargo bedava imkanı da sunuyor.
Ürünlere bakınca, zaten hemen sipariş vermek isteyeceksiniz. Ben hediyelik olarak, birkaç tanesini gözüme kestirdim bile. :)
FİRMANIN SOSYAL MEDYA HESAPLARI ;
 

Merhaba sayın okuyucu !
 
Bu yazımda, sizlere son zamanların en stil, en moda ve en sevilen erkek giyim markası olan, pierrecassi 'den bahsedeceğim.
 
Biliyoruz ki son zamanlarda erkek giyim, en az kadın giyimi kadar çok konuşuluyor ve üzerine çok düşünülüyor. Ünlü modacılar da bu beklentiyi karşılamak için, var güçleriyle çalışıyorlar.
 
İşte kendine ve ürünlerine güvenen, ismiyle sektöre hızlı bir giriş yapan, %100 yerli sermaye kuruluşu olan pierrecassi de, bu anlamda sektörün en iyileriyle yarışmaya aday !
 
PİERRE CASSİ, 1970 yılında Hüseyin URAL tarafından İSTANBUL da kurulmuş , bugün 42 yabancı ülkeye ERKEK GİYİMİ ihracat eden köklü bir kuruluştur. 
 
Ürünlere biraz göz atalım mı ? :)
 
Trend 2016 sade spor ceket modelleri
 
 
kruvaze-ceket-erkek
 
 
ceket-modelleri-2016-pierrecassi
 
 
Sizce de hepsi birbirinden şık ve trend durmuyor mu ? :)
 
Güzel, farklı, kullanışlı ve uzun yıllar akıllarda kalacak bir hediye arayışında olanlar, siz de pierre cassi 'ye mutlaka bir göz atın. ! ;)
 
 
Merhaba sayın okuyucu !
 
Bugünkü yazım, BODYCARE YÜZ YIKAMA JELİ VE GÜNLÜK NEMLENDİRİCİ hakkında olacak.

BODYCARE YÜZ YIKAMA JELİ VE GÜNLÜK NEMLENDİRİCİ

Bodycare 'den aldığım bu güzel paket, beni çok mutlu etti. Tabi kullandıktan sonra ürünlere aşık olacağımı henüz bilmiyordum :)
 
Görselde de gördüğünüz üzere, ürünler yüz yıkama jeli ve yüz nemlendiricisi.
 
Önce temizleyiciden bahsedeyim. :)
 
Hep söylerim, ben yüz yıkama/temizleme ürünlerinin etkisini bir türli anlayamam. Yani bana hep, yüzümü sanki sıvı sabunla yıkıyormuşum gibi gelir. Bunu daha önce gerek youtube kanalımda, gerekse instagram paylaşımlarımda sıkça dile getiriyorum zaten.
 
İşte Bodycare yüz temizleme jeli'ni sevmemdeki asıl neden, etkisinin gözle görülür derecede olması. Yani diğerlerinden farklı olması ...
 
Şöyle anlatayım; öncelikle ürünün mis gibi bir kokusu var.
 
Ben ürünün tamamını kullandım. Bittiği için de çok üzgünüm. :)
Sabahları yüzümü yıkarken de kullanmış olmakla birlikte, daha çok, makyajımı temizlemek amacıyla kullandım ben ürünü. Etkisini anlamamdaki temel unsur da bu oldu zaten.
 
Yoğun göz makyajlarını çok seviyorum. Fakat gün sonunda bu makyajı temizlemek gerçekten işkence gibi.
Fakat Bodycare temizleme jeli ile bu işkenceden kurtuldum diyebilirim. Abarttığımı düşünebilirsiniz, ama gerçekten abartmıyorum.
Yüzümü, öncesinde ıslak mendil, temizleyici tonik, makyaj temizleme suyu gibi hiçbir ürünle temizlemeden, direk olarak banyoya koşuyordum ve direk olarak bu ürünü uyguluyordum. Yüzümü biraz ovalayıp duruluyordum.
Sadece bu işlemi yapıp banyodan çıkıyordum ve her zamanki gibi, gül suyunu pamuğa döküp yüzümü siliyordum.
 
Ve sonuç ...
Pamukta hiç makyaj kalıntısı yok ... Maskara da dahil ...
 
Sanırım daha fazla söze gerek yok. :) Yumuşacık bir his bırakması, sivilce vs. yapmaması, düzenli kullanımda siyah noktalarımdaki azalma ... Bunlar harika şeyler. Hemen yenisini sipariş vereceğim, o kadar çok sevdim. :)
 
Gelelim nemlendirici kremeeee ... :)
 
Temizleme jelini ne kadar sevdiysem, kremi de aynı oranda sevdim. İkisi muhteşem bir ikili.
Hatta nemlendiriciyi azıcık daha sevmiş olabilirim. :)
 
Benim cildim karmadan yağlıya dönük bir cilt. Her nemlendiriciyle de anlaşamam malesef. Bu sebeple, eğer bir ürün bende tamamsa, kolay kolay değiştirmem. Nemlendirici konusunda çok hassasım yani.
Bu paket elime ulaştığında, dikkatimi çeken şeyler ürünlerin doğal olması ve çok iddialı olmalarıydı. Denemeye karar verdim ve şimdi "iyiki" diyorum.
Gerçekten harika nemlendiriyor ve üzerine fondoten, bb-cc krem uygulamaya, yani baz olmaya oldukça müsait. Ne cildinizde yağlılık bırakıyor, ne de ağırlık yapıyor ...
 
Ürün şişeleri pompalı ve ben nemlendirinin böyle bir şişede olması durumuyla ilk kez karşılaştım ve bu fikre bayıldım ! Acayip pratik ve kremin minicik bir parçası, tüm yüzünüze yetiyor.
İlk kullanımdakı mücadelemi unutamam bu yüzden. :)
 
İçerik görmek ister misin ?
 
BODYCARE YÜZ YIKAMA JELİ VE GÜNLÜK NEMLENDİRİCİ
 
Türk malı olması da ayrı bir güzellik değil mi Allah aşkına ? :)
 
Ben bu iki üründen çok memnun kaldım sayın okuyucu ! Umarım faydalı bir yazı olmuştur senin için.
Okuduğun, vakit ayırdığın için teşekkürler ...
Görüşmek üzere ...
 
Ürünlerin resmi firma sitesindeki yazısına ve ayrıntılı bilgiye aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz. :
 

 



Merhaba sayın okuyucu !

Bugünkü konuğum, Note Full Coverage Concealer.

NOTE FULL COVERAGE CONCEALER (kapatıcı)

Evet arkadaslaarr :)

Bildiginiz gibi kapaticilar, kusurlu bolgelerimize uyguladigimiz müthis kurtaricilardir. 
Ozellikle benim gibi zayifliktan kaynaklanan göz alti morluklariniz varsa, kesinlikle olmazsa olmaz.

Ürün fiyati yaklasik 25 lira civarındaydı yanlış hatırlamıyorsam.
Ama iyi ki almisim diyorum.

Aslinda ürün sari alt tonlu. Ben de bugday tenli olduğum için, önce bayagi tereddüt ettim.
Bendeki 04 Medium Sand rengi. Ürünün en koyu tonu 04 numara olani. 01-02-03-04 seklinde numaralari mevcut. Yalnizca 4 renk ...

Ürün kesinlikle cok güzel kapatiyor. Ve oldukca kalici. Gün sonunda kaybolup gitmiyor ve çizgilere dolmuyor. Ve benim icin en onemlisi, elime koluma kiyafetlerime vs. bulaşmiyor.

Bugday tenli oldugum icin goz altlarima uyguladigimda, hafif aydiklik bir görünüm veriyor ve bu da beni cezbediyor ne yalan söyleyeyim :) 

Sivilce kapatmada, kizariklik kapatmada, morluk kapatmada vs. oldukca basarılı. Ben bazen CC krem vs. kullanmadan sadece Note Full Coverage Concealer uyguluyorum ve görüntü gercekten cok hosuma gidiyor :)

Note ürünlerinde sık sık kampanyalar oluyor arkadaslar bence gercekten denemeye deger bir ürün. Bazı Watsons magazalarinda da Note ürünleri bulunuyor.  Eger cok esmer degilseniz mutlaka yakisacaktir. Ben bugday tenli olmama ragmen en koyu rengini buldum ve guzel oldu :)

Okudugunuz icin tesekkurler, görüşmek üzeree.. :)



Sevgili süslü kokona Tugba tarafından çok güzel bir projeye dahil oldum ve yabancı bloggerlar tarafından başlatılan 
'' Hakkımda Bilmediğiniz 11 Şey '' adlı etkinliğe 15 tane blogger arkadaşımı davet ettim.

Proje ise şöyle: Davet edilen kişiler bu 11 tane soruya kendi cevaplarını verecekleri bir yazı hazırlıyorlar. Ve İnstagramda bu etkinliği paylaşıp yorum kısmından 10 ya da 15 adet bloggerı davet ediyorlar. Katılmak isteyenler zaten yorum kısmından hemen size ulaşıyorlar.

Faydası nedir peki ?

Davet ettiğim ve davetimi kabul edip bu etkinliğe katılmak isteyen arkadaşlarımın blog linklerini yazımın sonunda belirteceğim. Benim yazımı okuyan herkes onların blog linklerini görmüş olacak.

Ve kendileri de 15' er blogger arkadaşımızı davet edip yazısını hazırladıktan sonra yazının en başına benim adımı ve blog linkimi vererek yazılarını yazacaklar. Ve böylelikle isminiz ve blogunuz bir çok blogta verilmiş olacak. Ayrıca davet ettikleri 15 kişiyi de linkleriyle birlikte yazılarının sonunda belirtecekler.

Yani blogunuza gelen dışarıdan linkler sayesinde google arama motorunda blogunuz daha yukarılara taşınacak ;) Nasıl ama ?

Gelelim soru- cevaplara ...

1. En sevmediğin özelliğin / özelliklerin ?

En sevmediğim başlıca özelliğim, çok hassas olmam. Afedersiniz otu b.ku kafama takıyorum ne gerek varsa :)

2. Takıntıların var mı ? Varsa neler ?

Şimdi birden bire sorulunca bilemedim ama sanırım takıntım yok :)

3. Yaptığın en çılgınca şey ?

Çok hamlede bulundum fakat aile engelini ne yazık ki aşamadım :(

4. Sürekli anlatamadığın ama hep anlatmak istediğin bir başarın var mı ?

Valla komik gelebilir ama ehliyet almak benim için büyük bir başarı :) çünkü arabadan, trafikten, o şoför koltuğundan nasıl korkuyorum anlatamam. Ha ehliyeti aldım, ama sadece aldım yani bulunsun diye :))

5. Moralin bozukken kendini şenlendirmek için yaptığın bir şey var mı ?

Moralim bozuksa aşırı diplerdeyimdir, pek düzelmez, kendim de düzeltmeye pek çalışmam. Ama yaptığım bir şey varsa, o da nailart yapmak. Tırnaklarımla uğraşmak benim için meditasyon gibi bir şey.

6. ''Bugün gelse dünyayı yakar, onunla kaçar giderim.'' dediğin bir ünlü var mı ? ( Türk / Yabancı farketmez. )

wuhhuuuu :) Allahtan evli değilim de, rahat rahat Kıvanç Tatlıtuğ diyebiliyorum :) Öyle çok hayranlığım yok, sadece yakışıklı olarak aklıma o geldi. Olsa fena olmaz hani :)

7. Sana şans getirdiğini düşündüğün bir şey var mı ? ( Obje, hareket, kişi vs. her şey olabilir. )

Bir tane bilekliğim ve Hacı Bektaş-ı Veli 'nin türbe ipi var. O ipi yanımdan ayırmıyorum.

8. Hayalindeki meslek ve nedeni ?

Hayalimdeki meslek, meslek demek ne kadar doğru bilmiyorum ama hayalimdeki iş, sahil kenarında bir cafe işletmek. Mütevazi, mavili beyazlı bir cafe ... Umarım bu hayalime kavuşurum ... 

9. Evde tek başına kaldığında yaptığın ama kimseye söylemediğin şey ne ?

Sanırım yok ama kimseye söylemiyorsam buraya da yazmam yaniiii .. :)

10. En sevdiğin film/ler ?

Çok film izleyen ve seven biri değilim ama, Deli Deli Olma, Mutluluk, 3 İdiots, Her Çocuk Özeldir, vs ... vs ...

11. Kendine hangi sorunun sorulmasını isterdin ve cevabın ne olurdu ?

Siz, sayın Meltem Kekin. Kendi özgür iradenizle, ..... ..... ile evlenmeyi kabul ediyor musunuz ?
- Evet evet evetttt ... :)

Ben de aşağıda bloglarının linklerini verdiğim arkadaşlarımı bu etkinliğe davet ediyorum ! Ben soruları cevaplarken çok eğlendim :) Umarım sizler de benim eğlendiğim kadar eğlenirsiniz ;)

Bu soruları yanıtladıktan sonra kendi seçtiğiniz blogger arkadaşlarınız için isterseniz bu soruları kullanabilirsiniz isterseniz de kendiniz farklı sorular hazırlayabilirsiniz.

LÜTFEN, YAZINIZIN BAŞINDA BENİM BLOGUMUN LİNKİNİ VERMEYİ UNUTMAYIN !



Merhaba sayın okuyucu ! 

Malumunuz bayram geliyor ve mağazalar deli gibi indirimler yapmaya başladı. 
Benim ilgi alanımdaki ilk indirim Gratis'ten geldi ve Meltem durur mu, hemen koşup alışveriş yaptı.

İşte bu yayınımda, sizlere de fikir vermesi açısından, neler aldım kaça aldım vs. vs. bu tür şeylerden bahsedeceğim. 

Haaaydi hemen başlayalım o halde.
Önce ihtiyaç alışverişimi göstereyim ; 

GRATİS BAYRAM İNDİRİMİ-ALIŞVERİŞ

Benri marka kare pamukları zaten maşallah bilmeyen kalmadı :) Ben ilk kez kullanacağım desem beni linç eder misiniz ? :) Pamuk konusunda çok takıntılarım yoktur, o yüzden en uygun fiyatlı olanı alıyorum hep. Bim, A101 gibi yerlerden oluyordu pamuk alışverişim genelde. İlk kez Benri kare pamuğu deneyeceğim, zaten merakımdan aldım. Bakalım nasılmış. :)

Benri 10'lu cep mendiller. Zaten olmazsa olmazımdır kendileri. Fazla söze gerek yok. :)

Yine Benri 3'lü ıslak mendiller. Bunlar da hemen hemen iki haftada bir aldığım ürünlerden. Islaklığı, kokusu, yapısı harika ve çok pratikler.

Schwarzkopf Gliss Restore&Refresh Şampuan 50 liralık alışverişe 5 lira civarına geliyordu. O yüzden hemen kasada bunu da alıverdim. Yağlı saçlar için olanı aldım. Çünkü saçlarımın çabuk yağlanmasından senelerdir çile çekiyorum ve bir çare bulamadım. Umarım bu şampuan yağlanmayı biraz azaltır ve ben de her akşam saçlarımı yıkamak zorunda kalmaktan kurtulurum.

İhtiyaç alışverişim böyleydi, hadi şimdi zevkli kısma, kozmetik&makyaj malzemesi kısmına geçelim :)

Veeeee geliyooorrrr ... :)

GRATİS BAYRAM İNDİRİMİ-ALIŞVERİŞ

Evet bayanlar baylarrr, alışverişimin renkli kozmetik kısmı da bu şekilde oldu.

İlk olarak, çookk istediğim, günlerce hayalini kurduğum, The Balm California paletle başlamak istiyorum, bu palete kavuştuğum için aşşırı aşırısı mutluyum :) Paletin ayrıntılı yazısı daha sonra gelecek :)
Bu arada fiyatlarını söylemiyorum, çünkü yazının sonuna faturanın fotoğrafını ekleyeceğim.

Yine The Balm'ın Put A Lid On İt far bazını aldım. Bunu yedek olarak aldım, çünkü aşık olduğum, onsuz yaşayamam dediğim ürünlerden biridir kendisi. Elimdeki yarıya indi, indirim varken tekrar alayım dedim ve aldımmm .. :) 

Essence Lash Princess maskara. Ben aslında Essence I Love Extreme Crazy Volume (pembe olan) aşığıyım ama Kayseri'de bir türlü bulamıyorum onu. O yüzden, okuduğum olumlu yorumların neticesinde, bir de bu maskarayı denemek istedim. Hacim ve uzunluk vaadediyor kendileri.

Maybelline Master Precise keçe uçlu likit eyeliner aldım. İnstagram'da da sormuştum sizlere kalem eyeliner arayışındayım diye. Genelde Flormar ve NYC önerileri gelmişti ama dün ben Gratis'teyken satış görevlisiyle ettiğim muhabbet neticesinde, bu eyelineri mutlaka almam gerektiği konusunda şiddetli baskılara maruz kaldım ve , aldım ! :)

Eklips'in kaş için olan fırçasını aldım canlar. Buna fırça demek de pek yakışmıyor ama bir yanı tarak olan, bir yanı fırça olan bir zımbırtı kendileri. Kaş taramaya ve düzeltmeye yarayan bir şey işte. :)

Gratis alışverişim bu şekildeydi, tam emin adımlarla avm'den çıkacakken o da ne ! Bir Flormar standı ! :)

GRATİS BAYRAM İNDİRİMİ & GRATİS - FLORMAR ALIŞVERİŞİ


Hemen koştum ve Flormar'ın yeni serisi olan Full Color ojelerinden iki adet kapıverdim. Ojelerin adet fiyatı 1.90 ve bence gayet uygunlar.
Flormar'dan bir de kaş farını uygulamak için kaş fırçası aldım. Bunun da fiyatı sanırım 10 liraydı.

Şimdi bir de Gratis alışverişimin faturasını koyayım ki indirimlere daha iyi hakim olun. 


İşte böyle arkadaşlar. Aldığım ürünleri ve fiyatlarını görüyorsunuz. Umarım az da olsa bir fikir vermiştir sizlere. Çünkü indirim bugün ve yarın da devam edecek. 12 Temmuz'a kadar ihtiyaçlarınız varsa kaçırmayın derim. 

Umarım yazımı beğenmişsinizdir, okuduğunuz için çok teşekkür ederim. :)

Başka bir yayında görüşmek üzere, güzel kalın ... :)




Merhaba sayın okuyucu !
Bugün sizlere, LİMONİAN 'ın bana hediye ettiği,  OSEQUE HİGH END TOUCH FONDÖTEN+BB KREM'den bahsedeceğim.


limonian fondöten bb krem high end touch


Ürün ambalajı oldukça farklı. Roller başlığı, oldukça dikkat çekici. Fakat kullanışlı mı diye sorarsanız, ı ıhh ! Ben oldukça kullanışsız ve gereksiz buldum, belki de alışkın olmadığım için beceremedim, bilemiyorum :)

Kapatıcılık açısından, ortanın biraz üzerinde diyebilirim. Kalıcılığına diyecek lafım yok, oldukça kalıcı. 
Bulaşma yaptığına pek şahit olmadım kullandığım süre boyunca. En azından, diğer fondötenlerden daha fazla bulaşma yapmıyor. 

Ürün SPF34 koruma içeriyor. Bu özellik artık cilt ürünlerinde olmazsa olmaz bizim için. :)

LİMONİAN OSEQUE HİGH END TOUCH FONDÖTEN+BB KREM kozmikperii


KORE menşeili bir ürün. Ve bence oldukça başarılı.

Sanırım şu an tek rengi mevcut. Ben buğday tenliyim, renk bana biraz açık geldi ama çok da göze batmayan bir açıklık bu. Göz ardı edilebilir bir durum yani ...

Ürün minik parıltılar içeriyor. Sim değil. yalnızca minik sedefler. Mat bir bitişi yok. 
Zaten canlı ve parlak bir cilt vaadediyor. Benim gibi, ıslak ve canlı bir cilt seviyorsanız, ürün tam size göre. ;)

Yapı olarak ben oldukça yoğun buldum. Zaten roller başlıkla uygulamayı beceremediğim için, fırçayla uygulama yaptım ve cildime yaymakta oldukça zorlandım. Sanırım elle veya süngerle uygulamak daha kolay olacak ...

Koruma içerdiği için yazın rahatlıkla kullanılabilecek bir ürün. Fakat siz de benim gibi yaz aylarında cilt ürünlerinden uzaklaşmaya çalışıyorsanız, bu ürün kış aylarında kesinlikle vazgeçilmeziniz olacak ! 

Genel olarak, beğendiğim bir ürün oldu. Benim için tek sıkıntısı, renk olayını göz ardı edecek olursam, roller uygulama başlığı oldu. Onun dışında kesinlikle şans verilmesi gereken bir ürün diye düşünüyorum. :)

Eğer siz de bu güzel ürüne sahip olmak istiyorsanız, buraya tık tık :)

Okuduğunuz için teşekkürler, güzel kalın ... :)



   Canım arkadaşım Simge yani bakimliginepig beni Favori Ürünlerim tag'inde mimlemiş :) Çok teşekkür ediyorum o tatlı kıza burdan :):)

   Hadi hemen başlayalım :)

1- Akmadığını düşündüğün, en sevdiğin siyah göz kalemi ?
*** Cevabım kesinlikle NOTE İntense Look göz kalemi. Şimdiye kadar kullandıklarımın en iyisi !

2- Krem allık için tavsiye istesem önerin ne olurdu ?
*** Krem allık hiç kullanmadım, kullanmayı da düşünmüyorum, çünkü bana göre krem allık, cesaret isteyen bişey. O cesaret henüz bende mevcut değil. :)

3- Sana yakıştığını düşündüğün ruj ve en sevdiğin renge sahip olan ruj hangisi ?
*** Kendime en çok yakıştırdığım ruj (çok fazla var ama birini söylemek durumundayım:)) WET n WILD - Sugar Plum Fairy.
  En sevdiğim renge sahip olan ruj ise, bu genelde değişiklik gösterse de ben kırmızı hastası olduğum için, AVON - Red Extreme.
  Ama bu sıralar elimden düşürmediğim ruj, yine AVON 'dan Country Rose.

4- Göz çevresi için nemlendirici olarak tekrar tekrar tercih edebileceğin ürün ?
*** Ben şimdiye kadar hiç göz çevresi kremi kullanmadım maalesef. Kullanmak istiyorum ama bu konuda hiç araştırma yapmadığım için ne alacağımı bilmiyorum. Bu konuda bana marka önerisinde bulunursanız çok mutlu edersiniz beni. :)

5- Makyajını temizlemek için düşündüğün sağlıklı/iyi sonuç aldığın en pratik yöntem ?
*** Bence kesinlikle makyaj temizleme suları ve sütleri. Hatta bunları da boşverin, siz yüzünüzü yıkayın. :):)

6- En sevdiğin parfüm veya parfüm markası ?
*** Şimdiye kadar hiç öyle pahalı markalarda gözüm olmadı. O yüzden direk AVON Treselle, ve AVON Wish of Love. 

7- Kapatıcılığının çok iyi olduğunu düşündüğün veya beğendiğin göz altı kapatıcısı ?
*** Buna cevabım kesinlikle, RIMMEL Wake me UP Concealer.

8- İyi sonuç aldığın veya en sevdiğin saç bakım ürünü ?
*** NASHI Argan Oil diyorum ben bu soruya. Zira çok fazla saç bakım ürünü kullanmadım ne yazık ki ...

9- Göz makyajını temizlemeyi tercih ettiğin ürün ?
*** GARNIER kusursuz makyaj temizleme suyu.

10- Kimi Pahalı fiyatlı rujlara taş çıkartacağını düşündüğün uygun fiyatlı ruj ?
*** Kesinlikle WET n WILD 'ın siyah ambalajlı serisi.

11- Sadece 1 makyaj ürünü kullanman gerekseydi o ürün ne olurdu ?
*** Bu sorularda hep maskara ve ruj arasında kalıyorum ama, sanırım maskara. :)

12- Alınacaklar/Dilek listende olan ilk sıradaki ürün ?
*** Şu an için bronzer ve aydınlatıcı istiyorum ama kesin iki gün sonra başka bişeye ağzım sulanır. Biliyom ben kendimi. :):)

13- En çok tercih ettiğin oje rengi ?
*** Sanırım pembeler, fuşyalar, dikkat çekici yazlık renkler. Yaz-kış vazgeçmem. :)

14- Çok yoğun bakım yaptığını düşündüğünüz el kremi ?
*** El kremleriyle pek aram olmasa da, bu soruya ben NIVEA Soft cevabını vereyim.

    Benim cevaplarım bu şekildeydi, çok eğlendim. :) 

    Ben de, sevgili arkadaşlarım;

ojecanavari
blogkizsalseyler
duygugoker
makyajkelebegi
alicemakyajdiyarinda
allabouttuti
aynadakiayisigi

  Güzellerini mimliyorum. Haydi size kolay gele ... :):):)

paraben nedir

Merhaba arkadaşlar. Bugün paraben dosyasını aralayacağız hep birlikte.


  Hep duyuyoruz bu parabeni ama eminim pek çoğumuz, "zararlı" olmasının dışında pek de bir sey bilmiyoruz. 


  Peki nedir bu paraben ? Neden zararlıdır ? Hangi amaçla kullanılır ve bizlere ne gibi zararları olabilir ? Yoksa abartılan bir madde mi ? 
  
  Artık hemen hemen tüm kozmetik ürünlerde parabene rastlamak mümkün. Ürünlerin arkasındaki etiketlerden ürün içerisinde paraben olup olmadığını rahatlıkla anlayabiliriz.
  
  Paraben, düşük maliyetli, koruyucu bir kimyasal maddedir. Yani ürünlerin raf ömrünü uzatma amaçlıdır.


  Parabenler hem zehirli hem de toksik özelliği taşırlar. Deride egzama gibi tahriş ve alerjik tepkimelere neden olurlar. Ayrıca parabenler vücutta östrojen hormonunu taklit eden madde olarak da bilinmektedirler.

Paraben adlı madde, sadece uygulandığı yerin yüzeyinde kalmamakla birlikte cildimize, dokularımıza, kan ve idrarımıza dahi geçebiliyor !


  Paraben konusunu araştırırken, bana durumun ciddiyetini en çok fark ettiren konu şu oldu; meme kanseri taşıyan hastalardan kanserli doku alınmış, incelenmiş ve içerisinde çok fazla oranda paraben olduğu tespit edilmiş. Yani paraben, açık açık kanser yapabilecek kadar korkunç bir madde. Zaten bu konuda en sık rastlanan ve en ciddi risk, maalesef ki meme kanseri riski ...



  Parabenler, ilaç ve yiyecek dışında, tüm ürünlerde kullanılabilir, kullanılıyor da ...

  
  Her ürünün arkasında bu madde, direk "paraben" olarak geçmeyebiliyor. Bazı uyanık firmalar, insanlar bu konuda gözünü açınca, parabenin ismini değiştirip, ürün arkasına farklı terimler yazarak insanların gözlerini boyamaya çalışıyor.


  Peki ne yapacağız ?



  Bu sorunun cevabı çok basit.



  Öncelikle, satın alacağımız veya halihazırda kullanmakta olduğumuz ürünlerin arka etiketlerine bir göz atacağız. İçerisinde "methylparaben, ethylparaben, propylparaben, butylparaben veya benzylparaben" maddelerinden herhangi biri yazıyorsa, o ürünü kullanmayacağız ve satın almayacağız. 



  Sağlığımız giderse, geri gelmeyebilir ... Lütfen dikkat edelim arkadaşlar.



  Umarım faydalı olabilmişimdir. Görüşmek dileğiyle, sağlıkla kalın ...




  Merhaba arkadaşlar yazıya başlamadan evvel; sizlere, kendim hakkında ufacık bir bilgi vereyim istiyorum. Kozmikperii günlüğünde misafir olarak yazıyorum ve siz bana Veysel olarak seslenebilirsiniz. Kendi günlük sitemi yeterince kirlettim sanıyorum, biraz da arkadaşlarımın günlüğünü dağıtayım düşüncesi ile bu yazıyı kaleme alıyorum. Başlıktan anlayacağınız gibi konumuz kişisel gelişim uzmanlarını yerin dibine sokmak ve mümkün olduğunca oradan çıkmalarına izin vermemektir.
   Şahsi düşüncelerimi sorarsanız –ki soracağınızı pek düşünmüyorum ama yine de açıklamak istiyorum.- her gün çeşitli medya kanallarında, kitaplarda boy gösterileri yapan sözde kişisel gelişim uzmanları şu dünyada karşınıza çıkacak en boş iş ile meşgul olan insanlardır. Ancak maalesef o kadar güzel bir nokta yakalamışlar ki, her önüne gelen kişisel gelişim uzmanı olarak ün salmasın her geçen gün. İnanma güzel kardeşim, okuyan bacım, okumamış ağabeyim, pembe dizi kuşağından kopamayan teyzem. Tamam, ücretsiz olarak katıldıkları, TV - Radyo programları ya da konferanslara tabii ki gidin, katılın ve dinleyin. İnsanları dinlemek, hiçbir zaman zarar vermez. Ama dinlemek ile onlara inanmak arasındaki duvarı koruyun lütfen. Neden mi, hadi kişisel gelişim ve kişisel gelişim uzmanı tanımlarını masaya yatıralım tek tek.
    Kişisel gelişim ne demektir? Aslında resmi olarak birçok tanımı olan veya olmayan bir kavramdır. Kişisel gelişim uzmanının yararlandığı ilk açık nokta da aslında burasıdır. Kişisel gelişim kavramının net bir tanımı mevcut değildir. Kişi geliştikçe, tanımı daha doğrusu algısı genişleyen bir kavramlardan birisidir. Tıpkı iktisat gibi, varlığı bilim olarak kabul edilen ama hiçbir soruna veya yeniliğe sebep olmayan bir bilim ya da kavram olarak ele alınabilir. İşsiz ve aç birkaç amca yada teyzenin uyanık ve kurnaz zekalarında kurguladığı ve sorgulamayan insan beyninde yer edindiği kolay yoldan para kazanma sanatı olarak adlandırabilirim.
    Kişisel gelişim demek her şeyden önce, kişinin kendisini tanıması demektir. Ben size, sizin hakkınızda milyonlarca hayal ötesi cümle kurabilirim yada sizi gaza getirecek yüzlerce isteklendirme (onlar buna “motivasyon” diyorlar.)  yönlendirmesi de yapabilirim. Ancak bunlar ne kadar siz olabilir veya sizdeki etki süreci ne kadar uzun olabilir? Kişisel gelişim uzmanlarının başarılı olduğu sanat burada başlar. Sizi bir salona yerleştirirler, düşünsene bilgiye aç, kendisini tanımayan en az 100 insan o salonda oturuyor. Sahnede kendisini tanıyan ve özgüveni olaylar olaylar bir insan evladı konuşma yapıyor. Söyledikleri şeyler aslında hep standart cümleler ama farklılaştırılmış kelimeler ile oluşturmuş. Sizden daha kötü durumda olan insan/topluluk örnekleri ile başlayacak, sizi hiç tanımıyorken sizi tanıyormuş gibi övgüler yağdıracak ve kapanışı da sizi isteklendirecek, 'inanın, hayal kurun ve unutmayın hayaller ve hayallere inanmak başarmanın yarısıdır' benzeri cümleler ile kapatacak. Ve siz gelin de o adama inanmayın sıkıyorsa! Gaza gelirsiniz, ben de olsam ben de gelirim yalan yok. Sürü psikolojisi de etkilidir burada, sıkıyorsa gelmeyin o gaza, o kalan 99 kişi aaa bak bu daha gelişmemiş düşüncesini salacak gözleri ile üzerinize.
    Ne demiştik kişisel gelişim her şeyden önce kişinin kendisini tanımasıdır. Bırakın Allah aşkına kendisini tanıdığını düşünen insanların sizi yönlendirmesini artık. Sizi sizden başka kimse tanıyamaz ve size tanımanız için yardımcı da olamaz. İktisat demiştik yine onun alt dallarından birisinin alt başlığı kendimizi tanımamız için bize yardımcı olacak tek bilim türüdür. Biz bu yardımcıya “SWOT Analizi” diyoruz. Hiçbir kişisel gelişim uzmanının sizin adınıza yapamayacağı yapsa bile külkedisi gibi gece 12den sonra söneceği bir eylem.
    Kendini tanımak istiyorsan yapacağın ilk şey SWOT Analizi ama nedir bu analiz diyorsan eğer kısaca bir açıklama yapayım hemen. İngilizce Strengths, Weaknesses, Opportunities, Threats kelimelerinin kısaltması olan SWOT, Türkçeye çevirdiğimiz de Güçlü Yönler, Zayıf Yönler, Fırsatlar ve Tehditler olarak karşımıza çıkar. SWOT analizi yapması kolay gibi görünse de aslında çok zordur. Bunu yaparken bir kişisel gelişim uzmanına değil, kendinize ve sizi yakından tanıyarak seven ve sevmeyen insanlara ihtiyacınız var. Hadi bir a4 kâğıdı ve kalem alalım elimize ve başlayalım.
    İlk yapmanız gereken şey, a4 kâğıdını 4 e katlamak ya da 4 eşit parça çizerek ayırmak olmalıdır. Şimdi her parçaya yukarıda ki başlıklardan birisini yazalım. Öncelikle Güçlü Yönler ile başlayın biraz olsun sizi gülümsetecek ve cesaret verecektir. Elbette sizi tanıyan insanlardan yardım almayı unutmayın. Aynı şekilde zayıf yönlerinizi de diğer bölüme yazın. Gelelim Fırsatlara, bir insanın fırsatı olabilir mi? Fırsat olarak ele alırsak tabii ki olmayabilir. O yüzden bunu ilgi alanı/başarılı olunan konular olarak düşünelim. Önce başarılı olduğumuz, sevdiğimiz ve daha sonra ilgi duyduğumuz konuları yazalım.  Son olarak ise tehditler, buraya elbette bizi tehdit eden eski düşman, sevgili ya da bir insan ismi yazmayacağız J Tehditlerimiz fırsatların tam zıttı, ilgi duymadığımız ve başarısız olduğumuz ancak sürekli karşı karşıya kaldığımız durumları da bu bölüme yazalım.
    Tüm bunları yaparken çevrenizde ki insanların fikirlerini almaktan korkmayın, evet onlar size zayıf yönlerinizi söylemeye çekinebilir ya da söyledikleri zaman sizin biraz zorunuza gidebilir. Ancak bir süre bu duruma katlanmanız gerekmektedir. Tüm bu yazdıklarınızı oturup okuyun bir kez. Zayıf yönlerinizi nasıl güçlendirebilirsiniz, tehditleri nasıl fırsatlar haline getirirsiniz düşünün biraz. Daha sonra yapmanız gereken tek şey bu kağıtları sürekli yanınızda taşımak olacak yeni bir madde aklınıza geldiğinde hemen ekleme fırsatınız olsun.
    Evet, artık kendini tanıyan insanlardan birisi de sizsiniz. İnsan kendisini tanıdığı kadar kendisine güvenir.  Yani SWOT analizini inceleyip geliştirdikçe kendinize olan güveniniz de hızla artış gösterecek ve başarılı olduğunuz konuları yakından tanıdığınız için başarılarınız artacak ve başarı süresiniz kısalacaktır.
    Tüm bunlar yeterli mi? Kesinlikle hayır. SWOT analizi tamam, burada yer alan tehditleri fırsata çevirmek için insanlar arasına katılın. Kendinizi ifade etmekten korkmayın çünkü siz artık güçlü olduğunuz yönleri ve fırsatları çok iyi biliyorsunuz. Takıldığınız zaman bu konulara geçiş yaparak paçanızı kurtarabilirsiniz. Unutmamak gerekli ki, insanın gelişmesi kitap satırlarından daha fazla hayatın içinde gizlidir. Sokaklardan ve yollardan korkmayın. Düştükçe tehditler hanesine kalktıkça fırsatlar hanesine eklemeyi unutmayın. Her düşme size bir güçlü yön olarak geri dönecektir.
    Bir süre sonra TV Programlarına Kişisel gelişim uzmanı olarak katılmaya hazır olun. Artık onlardan hiçbir farkınız yok. İsteklendirme –motivasyon- ve diksiyon üzerine bir kaç zamanlık çalışma yaparsanız dünyanın en iyi kişisel gelişim uzmanı olmanız için bir engel yok artık önünüzde. Şimdi bu uzun yazıyı unutup o hayali karakterlere inanmaya devam edebilirsin ya da o karakterin kendisi olabilirsin. Seçim senin ama kendi yolun her zaman en güvenli yoldur, bunu unutma!
    Bir sonraki yazı da görüşmeyebiliriz sayın okuyucu. Siz yine de kendinize inanın ve her ne olursa olsun gülümsemekten vazgeçmeyin. Mutlu günlerin şerefine! Daha bir çok yazı da kendi yolumuzu aramaya devam edebilme umudu ile.
Selam güzellerrr ...
Bugün bir kendin yap projesi ile karşınızdayım. Bunu instagramda paylaşmıştım aslında ama bloğumda da bulunsun, görmeyenler görsün istedim. 
Halley kabından bir organizer yaptım, çok da beğendim :)
Bakıııınnnn .. :)

halley kabından organizer yapımı

Nasıl buldunuz ? 
Bence çok kullanışlı oldu, çekmecem düzene girdi. :)
Siz de deneyin mutlaka. 
Özellikle  yuvarlak formdaki malzemeleriniz için bu kutular tam bir biçilmiş kaftan. :)
Umarım hoşunuza gitmiştir.
Görüşmek üzereeee ... :)